Forum Paylaşım®
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

baliklarin dünyasi

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
*
TheJackal
!! BüYüK-PatRon !!
!! BüYüK-PatRon !!

TheJackal

*
Üyelik tarihi: 15/03/08
Mesajlar: 2365
Nerden: Yönetim Paneli :)

*

baliklarin dünyasi Vide
MesajKonu: baliklarin dünyasi baliklarin dünyasi I_icon_minitimePaz Nis. 06, 2008 10:12 pm

* *
Balık
Balıklar (Pisces) poikloterm olan, nerdeyse sadece suda yaşıyan ve solungaçları ile solunum yapan, soğuk kanlı, yürekleri çift gözlü, çoğunun vücudu pullu, genellikle yumurta ile üreyen omurgalı hayvanlardır. Bazıları doğurarak ürer.

Bulunmuş olan en eski balık fosilleri 500 milyon yaşındadır. Günümüzün balıkları kıkırdaklı balıklar (Chondrichthyes) ve kemikli balıklar (Osteichthyes) olarak ikiye ayrılırlar. Bunlar gibi diğer iki grubu oluşturmuş olan Placodermi (Zırhlı balıklar) ve Acanthodii (dikenli köpek balıkları)'nın nesilleri 300-400 milyon yıl evvel tamamen tükenmiştir

Bir kulakcık ve karıncıktan meydana gelen yüreklerinde daima kirli kan bulunur. Yürekten çıkan kirli kan solungaçlarda temizlendiğinden, vücutta temiz kan dolaşır. Ağızdan alınan su, solungaçlardan dışarı atılırken suda çözülmüş oksijen, osmozla kana verilir. Bu arada suda bulunan besinler ise yutulur. köpek balıklarında su hem ağızdan hem de ilk solungaç yarığından alınır. Tuzlu su balıkları su içtikleri halde, tatlı su balıkları su içmezler. Gerekli su ihtiyaçlarını solungaç zarlarından osmozla alırlar. Deniz balıkları içtikleri suyun tuzunu böbrekle değil, solungaçları ile ayırır. Balıklarda göğüs ve karın yüzgeçleri çift, sırt, kuyruk ve anal yüzgeçleri tektir. Tek yüzgeçler nadiren birden fazla olsalar da simetrik çiftler meydana getirmezler.

Uçan balıklar çok gelişmiş olan göğüs yüzgeçlerini açarak bir-iki dakika su üstünde uçabilirler. Yaşadığı yerlerde su kuruduğu zaman balçığa gömülüp akciğer solunumu yapabilen, sürünerek gölden göle geçebilen, kısa bir süre havada uçabilen, elektrik ve ışık üretebilen çeşitli balık türleri mevcuttur. Balıkların pulları birbirleri üzerine kiremit gibi dizilmiş, kemiksi, kaygan ve antiseptiktir. Antiseptik mukus salgısı, üzerine yapışan bakteri ve sporları yok eder.

Balıkların harekette önemli rol oynayan değişik kuyruk tipleri mevcuttur. Çatallanmış kuyruk tipine “difiserk”, çatallı olup eşit parçalı olana “homoserk”, köpek balıklarında olduğu gibi çatalları eş olmayan kuyruk tipine de “heteroserk” denir.

Balıklar omurgalı canlılar içerisinde sayıca en fazla olanıdır. Çalışmalarda balık türünün 40.000 kadar olduğu söylenmektedir.

Balıkların günümüzde sportif ve akvaryumdaki değeri yanında büyük bir protein kaynağı olması ticari değerini arttırmaktadır. Balıkların yeryüzündeki dağılımları o kadar geniştir ki, Antartika sularında, sıcak tropikal sularda, acı sularda, tatlı sularda, ışığın ulaştığı dağ derelerinde veya insanların henüz ulaşamadığı oldukça derin ve karanlık sularda yaşayabilmektedir. Üç türlü beslenme görülür: Herbivor (otçul), karnivor (etçil) ve omnivor (hem et hem de bitkisel besin yiyenler). Yalnız çenelerinde değil, bütün ağız boşluklarında ve yutaklarında sıralanış ve şekil olarak birbirinden farklı birçok diş bulunur. Bu genelde beslenme şekillerine göredir. Bazılarında farinks (yutak) dişleri gelişmiştir. Yalnız Mersin balıklarında ve Demetsolungaçlılarda diş bulunmaz.
yukarida Bir kirpi balığı kendini şişirmiş hali ile.
ELEKTRİK ÜRETEN BALIKLAR
Aslında bütün hayvanlar bir miktar elektrik enerjisi üretirler. Sinir iletimi ve kasların hareket ettirilmesi için elektrik enerjisi gereklidir. Elektrikli balıklara gelince... Tuzlu ve tatlı sularda yaşayan toplam 7 tane elektrikli balık ailesi var. Bu balıklar genellikle iki gruba ayrılıyorlar: yüksek voltajlı elektrik üretebilenler ve düşük voltajlı elektrik üretebilenler.
Amazon Nehrinde yaşayan elektrikli yılan balığı (Electrophorus electricus) yüksek voltajlı elektrik üretebilen balıklara bir örnek.
Bu balığın, vücudundaki tüm kasların yarısını oluşturan elektrik organları var. Bu organlar çok çekirdekli hücreler olan elektrositlerden (elektrik hücreleri) oluşuyor. Elektrik akımı bu özelleşmiş hücrelerin biyokimyasal aktiviteleri sonucu oluşuyor. Elektrositler, 10 000 hücreden oluşan bozuk para şeklinde yapılar oluştururlar. Bu yapılar da 70 ya da daha fazla sütunlar halinde dizili durumdadır. Her hücrenin ürettiği akım miktarı çok küçükmüş gibi görünse de, bu büyük elektrosit yığınlarının aynı anda yüklerini boşaltmasıyla güçlü bir elektrik akımı elde edilir. Normal bir kas hücresinde üretilen elektrik akımı 0,1 voltken, elektrikli yılan balığının toplamda yaklaşık 650 volt üretebildiği ölçülmüştür. Bu rakam ölçülmüş en yüksek akımdır. Elektrikli yılan balığının ortalama 500 volt ürettiği kabul edilmektedir. Bu büyüklükteki bir akım, elektrikli yılan balığının avını fena halde sersemletmesine hatta öldürmesine, bunun yanında da herhangi bir avcının yılan balığını avlamadan önce bir kere daha düşünmesine yol açabilecek güçtedir. Bu akımın insanlar için de ölümcül olabileceğini ekleyelim. Elektrikli yılan balığının sebep olacağı bu elektrik şoku nefes alıp verme ve istemsiz kas hareketi gibi vücuttaki kimi fizyolojik fonksiyonların bozulmasına, hatta kalbin durmasına sebep olabilir.
Duyu Organları

Görme organları [

Balıklarda gözler yüksek omurgalılara benzer. Kornea daha düz ve mercek daha yuvarlaktır. Kornea, merceğin önünde koruyucu bir görev yapar. İris; kırmızı, siyah, portakal rengi, mavi, yeşil olabilir. Balıklarda göz yapısı, yaşadıkları çevreye uygun bir özellik arz eder. Işığın kolay geçtiği temiz sularda yaşayanlar iyi görür ve renkleri ayırt ederler. Derinde yaşayanlarda gözler oldukça büyük olup, ışığın zayıf olarak ulaştığı daha derinlerde teleskop gözlü olanlarına da rastlanır. Bulanık sularda yaşayan balıklarda ise gözler küçülmüştür. Kör mağara balıklarında gözler görev yapmaz. Işık olmadığından gözlere ihtiyaç duymazlar. Balıklarda gözyaşı bezi ve gözkapağı bulunmaz. Yalnız Raja balıklarında üstten gelen ışığa karşı gözü korumak için üzeri pullu kalın bir kapak vardır. Balıklar dinlenme halinde yakını görür, uzak için uyum yapar. Memelilerde durum tersinedir. Bazı dişli sazanlarda gözler yatay bir bantla ikiye ayrılmıştır. Üstteki kısım havada, alttaki kısım suda görmeye yarar. Böyle balıklara "dört gözlü" denir.

Tat alma organı
Balıklarda tat alma cisimcikleri dudaklarda, farinkste, burun epitelinde, baş derisinde, bıyıkların uçlarında yerleşmiş olduğu gibi bazılarında da ağız içinde yerleşmiştir. Balıklarda dil yoktur. Olanlarında da gelişmemiştir. Sazanların ağzı içinde çok kalın kastan yapılmış yastık şeklinde bir yapı bulunur. Bu organ tat almaya yarar. Balıklar bazı maddeleri memelilerden daha iyi ayırt edebilirler.

Dokunma duyusu

Dokunma duyusunda bıyıkların rolü büyüktür. Bıyıklar tat almada etkili olduğu gibi, besin bulma ve dokunma organı olarak da görev yaparlar.

Balıkların baş, gövde ve yüzgeç derileri üstünde tomurcuk veya çukurcuklar halinde küçük duyu organları mevcuttur. İçlerinde sinir uçları dallanmış haldedir. Görevleri; yaklaşan düşmanı, sıcaklık değişimini, besin ve tuzluluğu hissetmektir. Duyuda yan organın da etkisi önemlidir. Bazı derin deniz balıklarının yüzgeç ışınlarında uzamış olan bazı kısımlarında duygu organları yer almıştır.

İşitme ve yan organ (Yanal çizgi)

Balıklarda dış ve orta kulak yoktur. İşitme organı bir kapsül içinde bulunan iç kulaktan ibaret olup, sudaki ses titreşimlerini idrak eder. Bu işitme organına “labirent” denir. İşitmede etkili olduğu gibi, dengenin sağlanmasında, ağırlık ve yerçekimi tespitinde de önemli rol oynar. İçlerinde kalsiyum karbonattan yapılmış “otolit” adı verilen cisimcikler de bulunur. Bazı balıklarda hava kesesinin ön kısmının her iki yanında iç kulakla ilişkili dörder adet kemikcik bulunur. “Weber cihazı” adını alan bu sistem ses dalgalarını ve basınç değişimini iç kulağa ileterek daha iyi işitmeğe yardım eder. Küçük frekanslı titreşimler, yanal çizgi sistemiyle idrak edilir. Bu, vücudun yanlarında derinin altında uzanan içi mukus dolu bir çift kanaldır. Belirli aralıklarla bu kanalı pulların arasından veya ortasından dışarı bağlayan yollar, bu yolların ucunda içinde sıvı ve sinir hücreleri bulunan bir torba vardır. Sudaki titreşimler bu sıvıya geçerek sinir hücreleri tarafından idrak edilir. Mesaj daha sonra sinirler vasıtasıyla beyne iletilir.

Bir başka balığın hareketinin doğurduğu titreşimleri, yanındaki balık bu yolla duyar. Yan organ çok alçak frekanslı titreşimleri idrak edip işitmeye yardımcı olduğu gibi, su akıntısının yönünü, sıcaklık ve soğukluk farklarını da tesbit eder. Yan organ işitmede de yardımcı olur. Ses ve basınç dalgalarını tesbit edebilir. Kemikli balıklarda, vücudun her iki yanında solungaçlardan kuyruk yüzgecine kadar uzanır.

Koku duyusu

Balıklarda burun (nostril), solunum için değil, suda çözünmüş kimyasal maddeleri koklamaya yarayan bir duyu organıdır. Koku alma kapsülleri üst çene üzerinde bulunan bir çift (veya bir adet) burun çukuruna yerleşmiştir. Koku maddelerini taşıyan su burun deliklerine girip çıkarken, koklama kapsüllerini yalayarak sinirleri uyarır. Bu duyu köpek balıkları gibi bazı balıklarda çok kuvvetlidir. Köpek balıkları kan kokusunu yüzlerce metre uzaktan alabilirler.pullarla tat alırlar

Yüzme kesesi

Balıkların suda batmadan durmasını sağladığı için önemlidir. Sindirim kanalının bir uzantısı olup, sırt tarafta torba şeklindedir. İçi CO2, O2 ve NO2 gazları ile doludur. Balığın yoğunluğunu, suyun yoğunluğuna göre ayarlar. Balık suda batmadan durmak için, içindeki gazı artırarak keseyi şişirir. Yüzerken havasını azaltır. Bazı balıklarda yüzme kesesi ikiye ayrılmıştır. Yüzme kesesi solunum, hidrostatik görev, ses meydana getirme ve bazı uyartıları hissetmede de etkilidir. Bütün balıklarda hava kesesi bulunmaz. Böyle balıklarda yağlı vücut ve göğüs yüzgeçleri batmalarına mani olur. Dip balıklarında yüzme kesesinin dışarıyla herhangi bir bağlantısı yoktur. Gaz özel bir sistemle hava kesesine doldurulur ve boşaltılır. Bu durumda karşımıza beş tip balık çıkmakta; Fizostom balıklar ve Fizoklist balıklar. Fizostom balıklarda hava kesesi yutakla bağlantılı olduğu için gaz girşi çıkışı sorun olmamaktadır ama Fizoklist balıklarda herhangi bir yutak bağlantısı olmadığından gaz giriş çıkışını "Rete Mirable" dediğimiz kılcal damar ağı yardımıyla olduğu bulunmuştur. Rete mirable mekanizmasında; gaz bezinden toplardamarlara laktik asit verilir.Laktik asit oksijen bağlanma yeteneğini düşürerek atardamarlarda yüksek kısmi oksijen basıncı oluşmasını sağlar.Bu olay tekrarlanarak tepe noktasındaki oksijen basıncının iyice yükselmesi sağlanır ve yüzme kesesinin içine diffüzyonla hava girşişi olur. Kan damarlarındaki bu ters akımdan dolayı oksijen keseden dışarı çıkamaz.

Balıklar hakkında ilginç bilgiler
+En kücük balık Trimmatom nanus, Hint Okyanusu'nda yasayan bir gobidir. Tam büyüklüğe ulaştığında boyu yaklaşık 1 santimetredir.
+En büyük balık balina köpek balığıdır. Ağırlığı 14 tondan fazladır. Bu balık insanlar için zararsızdır, genelde yüzen planktonlarla beslenir.
+Dört gözlü anableplerin gözleri ikiye bölünmüştür. Balık yüzeyin altında yüzdüğünde gözün üstü suyun üstünü, gözün altı suyun altını görür.
+Kara yutan kendi büyüklügünün iki katını yutabilir. Ağızlarında, çenelerini çok açabilmeye olanak veren menteşe yapıları bulunur.
+Uçan levye balığı gerçekten uçabilen bir balıktır. Balık, pektoral yüzgeçlerini kullanarak suyun yüzeyinden yükselerek 3 metreye kadar uçabilir.
+Yürüyen kedi balığı, oksijeni soluyabilen özel yapıları sayesinde suyun dşında 4 gün yaşayabilir ve yan yüzeylerindeki ayaksı yapılar sayesinde bir gölden başka bir göle sürünebilir.
+Dünyada en çok bulunan balık, küçük tatlı su balığı olan bristlemouth´tur (kırılganagiz). Bilim adamları, bristlemouthlarin sayısının trilyonlara ulaştığını tahmin etmektedir.
* *


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://frmpaylasim.catsboard.com
*
_VaSiYeT_
Süper Moderator
Süper Moderator

_VaSiYeT_

*
Üyelik tarihi: 01/04/08
Mesajlar: 864
Nerden: Nereye!!!

*

baliklarin dünyasi Vide
MesajKonu: Geri: baliklarin dünyasi baliklarin dünyasi I_icon_minitimeÇarş. Nis. 09, 2008 3:37 am

* *
Paylaşım için SaoL...
* *


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
*
Evin_DéLisi
Co-Admin
Co-Admin

Evin_DéLisi

*
Üyelik tarihi: 19/03/08
Mesajlar: 2267
Nerden: ßursa

*

baliklarin dünyasi Vide
MesajKonu: Geri: baliklarin dünyasi baliklarin dünyasi I_icon_minitimePtsi Nis. 14, 2008 1:43 am

* *
payLaşım içn teşekkürLLer..
* *


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://frmpaylasim.catsboard.com

baliklarin dünyasi

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Forum Paylaşım®  :: Eğlence Odası :: Bunları Biliyor Muydunuz???? -
forum kurmak | Sanat, Kültür ve Hobiler | Hobiler | ©phpBB | Bedava yardımlaşma forumu | Suistimalı göstermek | Cookies | Son tartışmalar